İstanbul B.B - Beşiktaş
Bu sezon Beşiktaş için biraz ilginç bir sezon olacak gibi görünüyor. Çünkü yeniden yapılanmaya giren bir takım hüviyetine bürünmüş bir durumda. Takımda birçok genç oyuncu, daha ilk kez Süper Lig tecrübesi yaşıyorlar. Haliyle bir uyum sorunu yok değil. Takımın göze çarpan etkili oyuncularından bir tanesi hiç şüphesiz Manuel Fernandes'tir. Takımın orta alandaki en önemli oyuncusu olan Fernandes, geçen sezon da olduğu gibi bu sezon da takımın değişmez oyuncuları arasında.
Maça dönecek olursak ilk yarıda iki takımda birbirlerine üstünlük kurma çabasındaydı. Hal böyle olunca daha çok orta saha mücadelesi içerisinde bir ilk yarı oynandı. Fakat 15.-20. dakikalar arası İstanbul B.B etkisini iyiden iyiye arttırmış gibi olmaya başladı. Bulduğu birkaç net pozisyonlarla da kaleci Cenk'i zor durumda bıraktı.
2. yarıda yine bir İ.B.B baskısı vardı. Üst üste gelişen ataklarla Beşiktaş kalesine gelen Belediyespor, en sonunda bir köşe vuruşu organizasyonundan golü bulmayı başardı. Golden sonra Beşiktaş toparlanmaya çalışsa da Belediyespor, 2. gol için ataklarını sıklaştırmaya başladı. Teknik direktör Samet Aybaba'nın kenardan oyuna müdahalelerinden sonra Beşiktaş, aradığı golü yine bir köşe vuruşundan Almeida ile buldu ve beraberliği sağladı. Zaten Belediyespor'un golüne kadar maçın görüntüsü golü bulacak takımın maçı kazanacağı yönündeydi; ama futbolun cilvesi bir bir duran topla Beşiktaş beraberliği sağladı. Sivok'un attığı ofsayt olarak geçerlilik kazanmayan gol olsa şu an Beşiktaş 3 puanın sahibi olabilirdi.
Sonuç olarak Beşiktaş'ın eski teknik direktörü Carlos Carvalhal, Beşiktaş'a ilk maçta 3 puan şansı tanımadı. Belediye deplasmanlarında hep zorlanan ve puan kaybeden Kartal, yine şeytanın bacağını kıramadı.
Maça dönecek olursak ilk yarıda iki takımda birbirlerine üstünlük kurma çabasındaydı. Hal böyle olunca daha çok orta saha mücadelesi içerisinde bir ilk yarı oynandı. Fakat 15.-20. dakikalar arası İstanbul B.B etkisini iyiden iyiye arttırmış gibi olmaya başladı. Bulduğu birkaç net pozisyonlarla da kaleci Cenk'i zor durumda bıraktı.
2. yarıda yine bir İ.B.B baskısı vardı. Üst üste gelişen ataklarla Beşiktaş kalesine gelen Belediyespor, en sonunda bir köşe vuruşu organizasyonundan golü bulmayı başardı. Golden sonra Beşiktaş toparlanmaya çalışsa da Belediyespor, 2. gol için ataklarını sıklaştırmaya başladı. Teknik direktör Samet Aybaba'nın kenardan oyuna müdahalelerinden sonra Beşiktaş, aradığı golü yine bir köşe vuruşundan Almeida ile buldu ve beraberliği sağladı. Zaten Belediyespor'un golüne kadar maçın görüntüsü golü bulacak takımın maçı kazanacağı yönündeydi; ama futbolun cilvesi bir bir duran topla Beşiktaş beraberliği sağladı. Sivok'un attığı ofsayt olarak geçerlilik kazanmayan gol olsa şu an Beşiktaş 3 puanın sahibi olabilirdi.
Sonuç olarak Beşiktaş'ın eski teknik direktörü Carlos Carvalhal, Beşiktaş'a ilk maçta 3 puan şansı tanımadı. Belediye deplasmanlarında hep zorlanan ve puan kaybeden Kartal, yine şeytanın bacağını kıramadı.
Sayın Efe Bey,
YanıtlaSilYazılarınızı büyük bir dikkatle takip etmekteyim. Objektif bir spor yazarı olduğunuz aşikar. Efendim malumunuz Spor Toto Süper Lig' de şampiyonluğun en büyük adayı Galatasaray gibi görünüyor, bu kulvarda en yakın rakibi ise Fenerbahçe gibi düşünülebilir. Efe Bey benim sorum şu: Beşiktaş'ın bu yarışta yeri nedir? Çalışmalarınızda başarılar diliyorum.
Emre Bey,
SilYazılarımı takip ettiğiniz için teşekkür ederim. Ligin şu an ki görünümüne göre yorumunuz doğru. Galatasaray, ligin açık ara favorisi Fenerbahçe ile birlikte, ancak Beşiktaş için aynı şeyleri söylemem çok zor görünüyor. Çünkü yeni yapılanma içerisinde bir takım şu anda Beşiktaş. Çok sayıda Süper Lig tecrübesi olmayan genç oyuncusu var. Bu ileri yıllar için büyük bir avantaj ama, şu an için şampiyonluğu kovalayacak bir kadro olmaktan çok uzakta.
Efe bey izleyiciler diye bir eklenti var onu ekleyin de, izleyiciniz olalım böyle yorumları yapıldığı an okumak isterim.
Sil